Ey piyano, sen ne muteşem bir enstrümansın. Hele sihirli parmaklar dolaşırken üzerinde ne kada da büyüleyici oluyor, insanı en derinlere atıyor oradan alıp doruklara çıkartıyorsun. Sihirli parmaklar ete kemiğe büründürüyor senden dökülen sesleri. Görünür kılıyor her bir melodiyi...Fahir Atakoğlu coşuyor, o coştukça daha da canlanıyor piyanodan saçılan sesler, notalar. Sertab'ın insanın aklını başından alan sesi ise kadın sesinin ne kadar kışkırtıcı olduğunu hissettiriyor, ve ortaya tadına doyum olmaz bir ziyafet çıkıyor. Nasıl geçtiğini anlamadığın, bitmesini hiç istemediğin bir iki saat yaşatıyor Sertab ve Fahir. Hani bütün gece çalıp söyleseler mıhlanıp kaldığın yerinden bir saniye ayrılamayacak, gözünü kulağını dört açıp kaptırıp gideceksin kendini. Ama zaman çabuk geçiyor ve her güzel şey gibi o da mazide hoş bir sedaya dönüşüyor. Gece bitmeden, uykuya dalıp rüyalar alemine yollanmadan önce paylaşayım istedim bu gecemi. Sevgili kocacığımın fotoğraf çekmek yasakmış uyarısını dinleyip de makinamı yanıma almadığım için youtube'da bulduğum bu arşiv görüntülerini koydum hislerime tercüman olsun diye.Gönül isterdi ki kendi görüntülerim, fotoğraflarım olsun. Ne yapalım başka zamana. Fahir müthiş, Sertab şahane, konser büyüleyici idi ama bir de önümüze denk gelen kıllanan teyze ve ahalisi ile mini minnacık yavrucukların vıyaklamaları, cıyaklamaları olmasa çok daha keyifli bir gece geçirecektik efenim. Hayır el kadar yavrucağın gecenin bir vakti müzik dinletisine getirilmesi hem çocuğa,hem ailesine hem de biz zavallılara eziyet olmuyor mu?
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder