Salı, Haziran 05, 2007

Irak Savaşının Müsebbibi bir Kadınmış!

Kendisinden hiç de haz etmediğim Hürriyet'in eski yazarı Akşam'ın yeni GYY nevi şahsına münhasır en bi entellektüel Boğaziçi mezunu (Seray Sever misali her fırsatta dile getirip görmemişin Boğaziçi'si olmuş dedirten cinsten), Amerika tahsilli sayın Serdar Turgut çok ilginç!!! çıkarımlarda bulunduğu bir yazı yazmış geçenlerde. Hani oylesine derin yapılmış bir sentez ki bu, sıksan bu kadarı olmaz detirtecek cinsten insana. Söylediğine göre Poul Wolfowitz'in (hani İstanbul-Edirne gezisi sırasında tüm ilgileri bir anda çorabına çeken Dünya Bankası eski başkanı)görevinden ayrılmasına neden olan Arap asıllı kız arkadaşı Sahaha ile rastlantı eseri Washington'da bir akşam yemeğinde karşılaşmış. Bütün gece Sahaha'nın İslam ülkelerine olan öfkesini, onların ülkelerinde kendi tanıdığı türden bir demokrasinin olmadığı yönünde yaptığı yorumları dinlemiş bizim gazeteci ve sonunda şöyle bir çıkarım yapmış. "Dunya Bankasi'nda kiz arkadasina iyi konum saglamak icin kariyerini bile risk altina almis olan Wofowitz'in, Irak'taki savasi planlarken kiz arkadasindan etkilenmemis olmasi da mumkun degil. Cükü Shaha, o tür ülkelere gerekirse zor kullanılarak demokrasi götürülmesinden yanaydı ve Wolfowitz de sonunda Neoconlar'dan oldu. Başkan'i direkt etkilemeye başladı. şimdi diyeceksiniz ki; 'koskoca Irak savasinda o kadar ölü, sadece bir kadin nedeniyle olmuş olabilir mi?' Tabii ki olabilir... Kadınların neler yapabileceğini ve yaptırabileceğini mümkün değil tasavvur bile edemezsiniz."Eldeki verileri bir bilim insanı edasıyla işlediği ortada: İslam ülkelerine öfkeli Arap kadın + herşeyi göze almış divane aşık=Savaş. Hadi bunu anladık düz mantıkla işi kotarmaya çalışmış bizim entellektüel gazetecimiz.Peki ya sonrasında ortaya koyduğu senteze ne demeli? "Bunu anlatiyorum ki; Turkiye'de herkes dikkatli olsun, kendisine gelsin diye... Bir moda cikti, her lider partisine kadin aday doldurmaya basladi. Bunun CHP'nin sonunu getirebilecegini bizzat Sayin Deniz Baykal'a soyledim. O da bana 'senin bu konuda bir yazi yazacagina eminim' dedi. Bu yaziyi onu mahcup cikarmamak icin yazdigimi da soyleyebilirsiniz. Kadinlarin bu kadar fazla konusuldugu, on plana ciktigi bir ulkeden de hayir gelmez, sonumuz iyi değil. Herkesin haberi olsun..." Neresinden tutarsan tut cinsiyetçilik kokan, açık bir ayrımcı tavır sergileyen bu yazı şaka dahi olsa hoş durmuyor. Aktarmadığım bir yerinde kendisi Psikiyatrist olsa Sahaha'ya "kendi kökeninden nefret sendromu" teşhisi koyacağından bahsediyor. Ben de bu yazı karşısında bir psikolog olarak kendisine "cinsiyetçi, ayrımcı,kategorik düşünceli" tanısını koyabilirim sanıyorum ki.Netice itibariyle Deniz Baykal kendi partisi içinde bir savaşın çıkmasından korkmuş olacak ki Serdar Turgut ne dediyse aynen yapmış, kadın aday sayısını mümkün mertebe sınırlı tutmakla yetinmiş.Ama Baykal'ın Turgut'u dinlerken şu hassas konuyu es geçtiği de bir gerçek: Wolfowitz gibi duygularına yenik düşen bir zaafiyetli erkek mebuslar da olabilir ve Allah muhafaza bir kadının etkisi altında parti içinde cenk edebilir...Dikkatli olmak lazım Serdar hocam. Not:Resim S.Turgut'un Akşam gazetesindeki bir yazısından alınmıştır.

7 yorum:

gaykedi dedi ki...

sadece bu konuda değil ki her konuda dengesizin teki, bende kendisi hakkında eşcinsellerim ekşi sözlüğü homoloji de geçen gün bir manşet girmiştim :(

http://www.homoloji.com/topic.do?e=43927

inte dedi ki...

Koyduğun tanıda hiç tartışmasız haklısın.Acil ameliyat diyorum ben de.Hatta organ bağışı öneriyorum, zira beyin ölümü gerçekleşmiş görünüyor.

Goddess Artemis dedi ki...

Serdar Turgut'un kafayı iyice kırdığı çok belli. Gün geçtikçe daha da güzelleşiyor, "middle age syndrom"dan mı muzdariptir, nedir? :-p

Şaka bir yana, bu beyefendi değil miydi, vakti zamanında modern milliyetçi muhafazakar metropol insanları diye bir tanım yaratan?!

Milletçe "balık hafızası"ndan muzdaribiz, unutuyoruz böyle tiplerin yedikleri herzeleri. Ve fakat, o kadar çoklar ve o kadar çok herze yiyorlar ki ardı ardına, milletin hafızası olsa ne yazar olmasa ne yazar, be kardeşim!

Goddess Artemis dedi ki...

Ah, aklıma bir nokta daha geldi, az evvel belirtmeyi unutmuşum: "Irak Savaşının Müsebbibi Bir Kadın"sa, "Şuursuzluğun Bu Raddesinin Müsebbibi Nedir?"

İşte 15 puanlık uzman sorusu! 10 puan, 10 puan, 10 puan, 40 puanla Searduhr Target (Seyrdar Targıt diye okuyunuz) şampiyon! ;o)

ezop dedi ki...

Gaykedi valla hem senin homoloji.com'da yazdığın yazın hem de benim bu yazım cuk diye oturmuş birbirine. Yani ben homofobik olmadığıma inanırım ama öyle bir reklamı görsem sadece kızmakla kalmaz midem de bulanırdı mutlaka diyen bir adamın homofobik olmadığına kargalar da güler biz de güleriz evelallah.Cinsiyetçi olan birinin homofobik olmamasını beklemek abesle iştigal etmek gibi olacak. Zatı şahaneleri entellektüel geçinenlerden olduğu için homofobik olmadığına inanması normal tabi.
Sevgili İnte, görünen köy kılavuz istemiyor tabi...:)).Ben sadece görüneni vurguladım.Bu gibi insanlar mizah yapalım derken kantarın topuzunu kaçıranlardan.Çok sevgili kalem arkadaşı Engin Ardıç misali.
Sevgili Goddess Artemis valla çol güldüm okurken.:)). Serdhar Tourghut daha çok yakışıyor kendisine değil mi?"Şuursuzluğun müsebbibi". hakkaten de öyle valla.

ezop dedi ki...

Ya bu arada aklıma gelmişken biraz da psikanalitik bir yorum katarsak işin içine ben bu adamın fallik dönemde saplanıp kaldığını düşünüyorum. Bu analizimde de haksız sayılmam sanırım. Çünkü "penis"le ilgili bu kadar çok yazı yazan bir adamın o konuyla ilgili bir saplantısı vardır demek yanlış olmayacaktır.Bu da taaaa çocukluk dönemlerine dayanır.Fallik dönemde yaşadığı kastrasyon anksiyetesi (in Türkçe:penis kaybetme kaygısı)böylesine ciddi bir penis hayranı olmasının nedeni olabilir?Böyle analizleri ulu orta yapmaktan hoşlanmam ama o da kaşındı canım, değil mi?

Adsız dedi ki...

Kurbağa kafalı insanlar!!Baygın baygın bakıp, gelip geçen sinekleri avla; milleti aslında "biz prensiz" diye kandır; bir de üstüne üstlük kendileriyle uğraşanların parmağında siğil çıkar!! Allahım, ne diyeceğimi şaşırdım, gerçekten soluduğumuz havayı bunlarla paylaşmak ne acı verici..Fransa'da ortaçağda mahkemede "kadın diye bir varlık var mıdır, yok mudur" diye bir tartışma çıkmış. Sonuçta kadının olduğuna karar vermişler,sağolsunlar! Ne yapsak, biz de bir mahkeme kursak da, böyle tipler var mıdır yok mudur, tartışsak mı acep?Sinir oldum ve saçmalıyorum, müsebbibi Serdar Turgut'tur; her an savaş çıkabilir! (suna)

LinkWithin

Related Posts with Thumbnails