"İstisnalar kaideyi bozmaz"ların cumhuriyetinde yaşıyoruz. Hayatlarımız kaideler ve onları bozmadığına inandığımız istisnaları üzerine kurulmuş. Ön koşulların çarşaf çarşaf listelendiği iş başvurularında, okul giriş sınavlarında "istisnalar" olabiliyor mesela. Tıpkı vergi borcu söz konusu olduğunda kardan zarar eden istisnalar olabildiği gibi. Ama bu istisnalar ne genel teamülleri değiştiriyor kurulu düzenimizde ne de kişisel öfke patlamaları dışında topyekun bir eylem çabasına dönüşüyor. Örneğin cinsellik en önemli tabularımızdan biri olmasına rağmen orada da geçerli bu istisnalar. Bu nedenle toplumun ahlakını bozan travesti Ersin'in tekme tokat sokak ortasında dövülmesi ona müstahakken ablaların ablası Bülent ablanın önünde el pençe divan duruyor alaturka Pop yıldızı adayı sokaktaki Ersin'e küfrederken. Çünkü Diva diye adlandırılan telli duvaklı gelin ablamız kendisini bizim için kurban olmaya adamış bir "istisna". Eşcinsel olduğunu açıklayan çocuğunu evlatlıktan reddeden baba için dinlerken mest olduğu Sanat Güneş'i de ayrı bir "istisna". Komşusunun kızını sokakta bir erkekle el ele gördüğünde her türlü yaftayı yakıştıran mahalle teyzesi için sihirli camın ötesinden kendisi ile kafa bulan Sedacığının ya da o çok beğendiği dizinin başrol oyuncusu kızın yaşadığı aşklar elbette ki "istisna".
Söz istisnalardan açılmışken ve bu günün dil bayramı olmasına istinaden güzel dilimizde de "hoşça kal" yerine "bye" demek, "nasılsın" yerine "nbr" yazmak bir istisna. Ne demiştik efendim "istisnalar kaideyi bozmaz", hem ne olmuş istisna olduysa.
9 yorum:
Bu toplumda, "farkında olarak" yaşamak da bir istisna. Ama o istisnalar hem kaideleri, hem ezberleri bozuyor. İyi ki de bozuyor hani.
Ezgicim malum ezberleri bozmaya çalışanları bu toplumda dokuz köyden kovup bir de korkakça arkadan vuruyorlar sokak ortasında. Kim vurduya gitme ihtimalin artıyor yani...
Sadece bu memlekette değil, dünyanın neresinde olursanız olun; ezber bozmaya, sürüden ayrı takılmaya kalkarsanız başınıza gelecek vardır. Hele de ikiyüzlülüğün, çifte standardın adının "istisna" olarak yazıldığı lisanlarda!
Gönül Ferman Dinlemiyor
Bu dediklerinin geçerli olması halinde yeryüzünde demokrasi diye bir anlayışın olmadığını kabul etmek zorunda kalırız. Hoş gerçekten demokrasi diye birşey var mı, yoksa biz sadece kendimizi mi kandırıyoruz ondan da emin olamıyor ya insan?
Şu demokrasi kavramı benim de kafamı karıştırıyor. Sanki insanların kendilerine ait olanları kabul ettirmelerinin bir yoluymuş gibi geliyor..neyse, ince mevzular..velhasıl, bu ülkedeki demokrasi de bir istisna, hem de müstesnasından, değil mi efenim??(suna)
Demokrasimi kaldı başımızdakiler yüzünden ne hale geldi memleket ya
Edacım Türkiye Cumhuriyetinin tarihine baktığımızda demokrasi denen şeyin pek de olmadığını görüyoruz. Zira Baudrillard amcamız söylemiştir zati sosyal demokrasi Marksizmi yerle yeksan etmek için kapitalizm tarafından uydurulmuş en güzel araçtır diye...Ne güzel olmuş değil mi heryerimiz demokrasi olunca :).Oramız buramız, sağımız solumuz demokrasi olmuş bir tek Oradoğu'ya gelmemiş şu demokrasi ilacı. :)
Çünkü Diva diye adlandırılan telli duvaklı gelin ablamız kendisini bizim için kurban olmaya adamış bir "istisna". Eşcinsel olduğunu açıklayan çocuğunu evlatlıktan reddeden baba için dinlerken mest olduğu Sanat Güneş'i de ayrı bir "istisna". Komşusunun kızını sokakta bir erkekle el ele gördüğünde her türlü yaftayı yakıştıran mahalle teyzesi için sihirli camın ötesinden kendisi ile kafa bulan Sedacığının ya da o çok beğendiği dizinin başrol oyuncusu kızın yaşadığı aşklar elbette ki
limelight stitched suits
limelight winter collection 2020 stitched
replica evening bags replica bags ebay louis vuitton replica bags neverfull
Yorum Gönder